TEMA Vakfı eski Ankara temsilcisi Mukadder EKREMOĞLU

 

Başarılı değil de, ben paylaşımcı ve güçlü bir kadın olarak örnek olmak istiyorum

 M.Ekremoğlu ilk önce Lady Radio mikrofonuna  teşekkür etmekle konuşmaya başladı…

 Öncelikle hoşgeldiniz… Güzel bir çalışma yapıyorsunuz.  Kutluyorum sizleri. Sadece Türkiye’ye değil, Türkiye Cumhuriyetlerine de sesimizi duyuruyoruz. Buradan selam olsun Türkiye Cumhuriyetindeki kadınlarımıza. Hepsini sevgiyle kucaklıyor ,Türkiye’den selamlarımızı iletiyoruz.

 Kısaca kendimi tanıtayim size. Ben  Mukadder Ekremoğlu, 1952’de  Ankara Polatlı İlçesinde doğdum. Çocukluğum orada geçti, okulu da orada okudum. İlkokul öğretmeniyim. Emekliyim şimdi.  Ankara İstanbul arası bir hayatım oldu.   Eşim Kaymakamdı  bu sebeple, evlendikten sonra  Türkiye’nin 7 bölgesinde görev yaptı. Türkiye’nin  en küçük ilçesinden, en büyük ilçesine kadar beraber gezdik .

 

 Bir mesleki çalışmanız var .Orada bir çerçeve içerisinde çalışıp,  maaşınızı alıyorsunuz ama bir de gönül çalışmanız var..

İlkokul sınıf  öğretmenliğini çok severek yaptım .Benim yaşam tarzım öğretmenlik. Yani öğrenmek ve öğretmek. 40 yıla yakın bir sivil toplum hayatım var. Bir öğrenme açlığı içindeyim. Sonsuza kadar da devam edecek. Her başarının yolu zaten çalışmaktan geçer. Benim için de böyledir. Mustafa Kemal'in  güzel bir sözü vardır; ‘’Benim asıl anlatılacak yanım öğretmenliğimdir’’.  Beni  güçlü kılan gönüllü öğretmenliğimdir  diyebilirim.  Mesela, kadın hiçbir kurumda olmasa  bile, komşusuna hastayken bir çorba götürür , onun çocuğuna bakar. Yani bunlar hep gönüllü yapmış olduğumuz doğal  işlerdir .Ama bunu bir kurumun çatısı altında yaptığınızda  bu bütün ülkeye, dünyaya faydası olan bir çalışma oluyor . Hatırladığım kadarıyla 8 dernekte üye, bazılarında yönetim bölümündeyim . Kimisine  sadece maddi olarak , kimisine  de fiziki destek olabiliyorum.

 

TEMA Vakfı’ ndaki faaliyetleriz hakkında bize biraz bilgi verir misiniz  ?

1996 yılından beri TEMA Vakfı'ndayım. 10 yıl Ankara temsilciliğini yaptım. Şimdi yeni bir arkadaşıma devrettim. Çünkü  yeni enerjilerin, yeni düşüncelerin gelmesi lazım ama ben yine de temsilci yardımcısı olarak devam ediyorum. Arkadaşıma,  gönüllü çalışmalarda hem kendi birikimlerimi hem de diğer arkadaşlarımın  birikimlerini paylaşıyorum. Zamanı gelince de o sıfatı başka bir arkadaşa devretmek lazım ,gençlere yol  açmak lazım.

TEMA Vakfı  (Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma Vakfı)  toprağı korumak ile uğraşıyor. Türkiye çöl olmasın diye yola çıkmışlar. Sayın Hayrettin Karaca ve Sayın Sinan Gökyiğit bizim kurucumuz. Ülkemizde çok güzel bir yol açmışlar , şu an Türkiye'de 81 ilde temsilcisi var ve yönetim kurulu başkanımız çok başarılı bir kadın Deniz Ataç’dır. Çeşitli mesleklerden gönüllerimiz var tabii. Biz  kaybolan toprakların verimini artırmak için  ağaçlandırma ile ıslah edip, iyileştirmek gibi teknik çalışmalar yapıyoruz . Tabii bir de bu çalışmayı benimseyecek gönüllere ihtiyacımız var. Yavru Tema çalışmasını İlkokullarda 1996 yılında bu şekilde başlattık ve böyle bir sarmal şekilde devam edecek.

 

Gönüllü çalışma şekli size göre nedir ,nasıl olur ?

 Bir meslek yaparken iş arkadaşı, patronunuz olur  ve onlara karşı bir sorumluluğunuz olur . Ama gönüllü çalışmada siz tamamen kendinize saygınızı ifade ediyorsunuz. Eğer  disiplinli iseniz kendinize saygınızdan dolayı gönüllü çalışmak tatlı bir disiplin verir size. 1997'de öğretmenliği tamamen bıraktım, özel bir kolejde çalıştım. Düşünün 21 yılda emekli olmuşum bir pazar günü tatil yapıp evde oturacağıma  çocukları alıp, fidan dikmeye gidiyoruz.   Burada çarşamba günleri gönüllü toplantısı yapılıyor. Toplantıyı dinlemek için geliyor insanlar. Bizim anlattığımız çevre ile ilgili konuları dinliyor, gittiği yerlerde anlatıyorlar. Hayrettin Karaca Hep öyle söyler; ‘’herkesin yapmış olduğu, attığı adım çok değerlidir’’. Kimisi bir adım atabilir, Kimisi on adım atabilir. Ama bunlar birleştiği zaman daha uzun mesafeler oluşturur. 700 bin gönüllümüz var. Türkiye olarak baktığınızda, 700 bin gönüllü olması çok büyük bir rakam. Bir Milyonu hedefledik, 7 den 77 ye kadar sınırımız yok. İlkokuldaki çocuk da gönüllü olabiliyor, emekli bir insan da gönüllü olabiliyor. İşte bu geleceği hazırlamak oluyor. Aynı hayatınız gibi sivil toplumun da bugünü var, geçmişi var. Sayın Karaca tema Vakfı'nı kurduğunda 70 yaşındaydı.  Biz toprak içinde yaşayan canlılardan korkmuyoruz. Eğitimden sonra çocuklar solucanları ellerine alıyorlar, merak ediyorlar, doğadan korkmuyor ve geri dönüşüme dikkat çekmeye çalışıyorlar.  Biz çocuklardan dolayı çok umutluyuz, umut yeşertiyoruz. Son söz olarak, gönüllü çalışmalar gönlümüzün, yaşamımızın huzuru ve geleceği icin bırakacağı armağanlardır. Lütfen bilgi beceri ve yeteneklerinizi değerlendirin.

Güçlü kadınlar güçlü yarınlar demektir. Güçlü,  bilgili, akıllı kadın  erkek gibi kadın olmamalı naifliğiyle zerafetiyle kucaklamalı doğayı, insanı.